Doğu Afrika’da bulunan Tanzanya’nın Serengeti bölgesinde yaşayan Hadzabe Kabilesi, çağdaş dünyadan izole ve avcı-toplayıcı hayatlarını sürdürürken; kabilenin yaşantısına tanıklık edebilenler hiç unutamayacakları bir tecrübe yaşıyorlar.

Seretgeti bölgesinde yaşayan kabile, günümüzde el imali yay ve oklarla küme halinde avlanıyor.

Doğayla bütünlüklerini koruyan kabile, dışarıdan müdahalelere karşın geleneklerini devam ettirip dayanışma içinde ömürlerini sürdürüyor.

AVCI-TOPLAYICI TOPLULUK

Tanzanya’da son avcı-toplayıcı topluluklardan Hadzabe Kabilesi’nin günlük hayatına tanıklık ederek avlanma süreçlerine katılındı.

BİNLERCE YILLIK GELENEK

Kabile, dünyada kalan son avcı-toplayıcı topluluklardan biri olarak, binlerce yıllık geleneklerini sürdürüyor.

RENKLİ GİYİNİYORLAR

Kabile içerisinde 7’den 70’e farklı yaş kümelerinde birçok kişi bulunuyor. Kabile üyeleri ortasında bilhassa bayanlar, çocuklar ve yaşlılar çok renkli ve desenli kıyafetler giyiyor.

YALIN AYAK YA DA TERLİKLE DOLAŞIYORLAR

Doğayla bütünleştiklerini gösterircesine bu bireyler, daha çok yalın ayak ya da terlikle geziyor.

AVLANDIKLARI HAYVANLARIN KÜRKLERİ KIYAFETLERİ

Özellikle avcılar, avladıkları hayvanların kürklerini de kıyafet olarak kullanıyor.

DAL VE ÇALILARDAN YUVA

Kabile, barınma gereksinimleri için ağaç kısımları ve çalılardan yuvarlak kulübe üzere küçük bir alan oluşturuyor.

YAĞMURDA MAĞARADA KALIYORLAR

Yağmurlu mevsimlerde kabile üyeleri, mağaraları da kullanıyor.

HAYVANLARLA BİRLİKTE GÖÇ EDİYORLAR

Bulunulan bölgeden hayvanlar göç ettiğinde kabile üyeleri de onlarla birlikte göç ediyor. Daima yer değiştiren kabile, başka insanlardan uzak yaşamayı tercih ediyor.

EL İMALİ YAY VE OK

Hadzabe avcıları el imali yay, ok ve bıçak kullanıyor. Yay kirişleri için hayvanların tendonları kullanılırken oklar ağaçtan, okların ucu ise taştan yapılıyor.

HADZABE KABİLESİ ERKEKLERİ DOĞUŞTAN AVCI

Çoğunlukla yay ve okla tabiatta sessizce hareket ederek avlanan bu topluluk, tabiatla sağladıkları ahenkle dikkati çekiyor. Erkekler, genç yaşlarda avcılık eğitimi alıyor. Fare, kuş ve tavşan üzere hayvanları tek başlarına avlayabilen Hadzabe kabilesi erkekleri, daha büyük avlar için köpeklerle küme halinde hareket ediyor.

AVA KÖPEKLERİ EŞLİK EDİYOR

Avlanan kümelere çok sayıda köpek de eşlik ediyor. Avların bulunmasına köpekler de yardımcı oluyor. Kabilenin yaşadığı alanda birtakım ağaç kısımlarında hayvanlara ilişkin kafatasları bulunuyor.

Avcılar, av sırasında dayanışma halinde dikkati alımlı stratejiler kullanıyor. Bu durum, kabilenin hayat şeklinin hassas istikrarlara dayandığını da gözler önüne seriyor.

Avlanan hayvanlarla yemek hazırlayan kabile üyeleri, avcı-toplayıcı hayatın temel unsurlarından paylaşımı da somut bir biçimde sergiliyor.

HADZABELER İLE İNSANLIK TARİHİNE YOLCULUK

Tanzanya’nın yerli halklarının soyundan gelen Hadzabeler ile Avrupa ülkelerinin teması 19. yüzyılın sonlarına dayansa da kabileye yapılan yerleşik hayata geçirme, tarıma yönelmelerini sağlama ve Hristiyanlığı kabul ettirme teşebbüsleri başarılı olamadı.

Genellikle 20-30 kişilik kümeler halinde yaşayan Hadzabe halkının lisanının büsbütün izole olduğu ve öteki rastgele bir lisanla irtibatının olmadığı düşünülüyor.

Gruplar içerisinde hiyerarşi bulunmadığı, kabilenin yaşlı üyelere hürmet duyduğu ve en başarılı avcıların fikirlerine bedel verdiği biliniyor.

Avcılığın yanı sıra Hadzabeler, bal ve meyve de tüketiyor.

Hadzabe Kabilesi, çağdaş dünyaya uzak bir hayat sürse de bu klâsik ömür biçimleri insanlığın geçmişine ve tabiatla derin bağına dair birçok ögesi barındırmasının yanı sıra kabile dışından bireyler için adeta “insanlık tarihine yolculuk” niteliği taşıyor.