Hakan Fidan: AB ülkeleri Türkiye’nin üyeliğini iç siyaset malzemesi yaptı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa Birliği Dış Alakalar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ı ağırladı.

İkili bakanlıktaki görüşmenin akabinde ortak basın toplantısı düzenledi.

Fidan, Kallas ile Türkiye-AB ilgilerinin bugünü ve yarınıyla ilgili kıymetli hususları ele aldıklarını söyledi.

“AB üyeliği Türkiye için stratejik bir gayedir.” diyen Fidan, bu husustaki siyasi iradenin de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 seçimlerini tekrar kazandığında yinelediğini hatırlattı.

İÇ SİYASET GERECİ YAPILDI

Fidan, AB’den Türkiye’nin üyelik perspektifini güçlendirecek yeni bir vizyon sunmasını beklediklerini, geçmişte birtakım üye ülkelerin Türkiye’nin üyeliği konusunu iç siyaset materyali haline getirdiklerini hatırlatarak, “Bunun sonucunu biz jeostratejik birtakım kayıplarda hem Avrupa Birliği hem Türkiye olarak ödemek zorunda kaldık.” dedi.

Bazı üye ülkelerin Türkiye’nin üyelik konusunu iç siyaset materyali haline getirmesinin Türkiye’nin önündeki liyakate dayalı üyelik sürecini ortadan kaldırdığını belirten Fidan, global sistemde ve bölgede yaşanan son gelişmelerin Türkiye ve AB ortasındaki işbirliğinin kıymetini bir sefer daha gösterdiğini söyledi.

Fidan, AB’nin Türkiye’ye olan yaklaşımını ön yargısız, gerçekçi ve liyakat temelli bir çizgiye çekmesinin her iki tarafın faydasına olacağını vurguladı.

Aralık 2024’teki AB Genel İşler Kurulu’nda alınan birtakım kararları olumlu bir gelişme olarak gördüklerini lisana getiren Fidan, şöyle devam etti:

AB ile bir müddettir Türkiye-AB Yüksek Seviyeli Ekonomik diyaloğunun tekrar başlatılması ve Avrupa Yatırım Bankası’nın ülkemizdeki faaliyetlerinin önünü açılması bahislerini görüşüyoruz.

Bu kararların hızla hayata geçirilmesi ve ülkemize yönelik kısıtlayıcı tüm önlemlerin bir an evvel kaldırılması istikametindeki beklentimizi bugün kendisiyle (Kallas) tekrar paylaştım.

Bu anlayışla Yüksek Seviyeli Siyasi ve Sektörel Diyalog Toplantılarıyla Paydaşlık Kurulu Toplantıları’nın yine başlatılması için AB’nin gerekli iradeyi göstermesini bekliyoruz. Yerleşik istişare düzeneklerinden da tam olarak istifade etmeliyiz.

“VİZE SERBESTİSİ DİYALOĞU”

Fidan, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerinin vakit kaybetmeden başlatılması gerektiğini, böylelikle Türkiye-AB bağlantılarında tekrar dinamik bir gündem oluşturulmasının mümkün olacağını aktardı.

“Bizim için öbür öncelikli husus vize serbestisi diyaloğunda ilerleme sağlanmasıdır. Görüşmemize vatandaşlarımızın vize süreçlerinin kolaylaştırılması beklentimizi de mevkidaşımızın dikkatine getirdik.” diyen Fidan, bu bahiste çalışmalara başlayarak hızla sonuç alınmasının kıymet taşıdığını belirtti.

Fidan, AB ile göç işbirliğinin adil yük ve sorumluluk paylaşımı temelinde alandaki yeni gerçeklere nazaran güncellenmesi gerektiğini söyledi.

“İSRAİL’İN ATEŞKESE TAM OLARAK UYMASI GEREKMEKTE”

Kallas ile bölgedeki gelişmeleri de ele aldıklarını aktaran Fidan, Ukrayna’da kalıcı ve adil bir tahlil için diplomasinin yegane seçenek olduğuna inandıklarını lisana getirdi.

Fidan, Gazze’deki ateşkesi ve Filistin’deki son durumu da Kallas ile değerlendirdiklerini anlatarak, “Ne yazık ki İsrail’in akınlarının devam ettiğini görüyoruz. İsrail’in ateşkese tam olarak uyması gerekmekte. Bu hususta memleketler arası topluma büyük bir sorumluluk düşüyor. İnsani yardımların ulaştırılması ve Gazze’nin tekrar imar edilmesi milletlerarası toplumun önceliği olmalıdır. Bu konuda Avrupa Birliği ile bir arada çalışmaya hazırız.” değerlendirmesinde bulundu.

Kallas ile Suriye’deki gelişmeleri de ele aldıklarını belirten Fidan, Suriye’nin inançlı, istikrarlı ve müreffeh bir ülkeye dönüşebilmesi için ortak çalışmaları sürdürme konusunda mutabık kaldıklarını kaydetti.

Fidan, Suriye’nin geleceği ve halkın faydası için yeni idareyle yakın bir bağlantı içerisine girilmesinin büyük kıymet taşıdığını, bütün muhataplarına bunu telkin etiklerini söz etti.

Suriye’ye uygulanmakta olan yaptırımların kaldırılması gerektiğini tekrar vurgulamak istediğini belirten Fidan, kelamlarını şöyle sürdürdü:

Suriye’deki yeni idareye ve tüm Suriyeli kardeşlerimize terörle gayret alanında verdiğimiz dayanağı sürdürmekte kararlıyız. PKK ve DEAŞ dahil Suriye’de terörle gayret konusu aslen yeni idarenin sorumluluk alanına girmiş durumda. Biz de takviyemizi vermeye hazırız.

Suriye’nin kuzeydoğusundaki kamplar yönetimi bağlamında da yeni idareye takviye vermeye hazır olduğumuzu söz etmek istiyorum. Bu noktada tüm ortaklarımızdan haklı beklentimiz, PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantılarıyla kurdukları ilgileri sonlandırmalarıdır.

Fidan, Türkiye-AB ilgilerinin kimi üye ülkelerin dar siyasi çıkarlarına rehin edilemeyecek kadar derin ve çok boyutlu olduğunu, Avrupa’nın istikrar ve refahı için Türkiye ve AB’nin birlikte çalışması gerektiğini vurguladı.

ABD’YE SORUNLARIN ÇÖZÜLMESİ MESAJI

Bakan Fidan, konuşmasının akabinde bir basın mensubun sorusunu yanıtladı.

Fidan, ABD’deki her seçim sonrasında iktidara gelen yeni hükümetle yeni bir sayfa açılması gerektiğini anlatarak, “Özellikle Amerika’da Demokratlar ile Cumhuriyetçiler ortasında birçok mevzuda büyük farklılıkların olduğunu hesaba katarsak, bölgemize ve Türkiye’ye yönelik siyasetlerde da birtakım farklılıkların olmasını beklemek mümkündür diye düşünüyoruz.” tabirlerini kullandı.

“Bizim Amerika ile olan bağlantılarımız ve beklentilerimiz, genel prestijiyle iktidarda olan partiden ve görüşten bağımsız olan devletten devlete stratejik bağlar ve beklentiler.” diyen Fidan, bunların başında iki ülkenin birbirinin güvenliğine önemli ölçüde hassasiyet duyması, ekonomik alakaların ilerletilmesi, her türlü alanda işbirliği yapılması ve “Türkiye’yi ilgilendiren bölgesel sıkıntıları çözmede birlikte hareket edilmesi” olduğunu kaydetti.

Fidan, bilhassa Suriye ve Irak’ta, Türkiye’nin güvenlik hassasiyetine “istenilen oranda hassasiyet gösterilmemesi” ve bunların yanlış fiillerle pratiğe yansıtılmasının Türkiye ve ABD ortasında inanç buhranına ve krizine sebep olduğuna dikkati çekerek, “Ama biz öbür bağlarımızda de yaptığımız üzere bu münasebetimizde de bu sorun alanına bir paranteze açıp bununla ilgilenirken, öteki işbirliğinde bulunduğumuz alanları da genişletme yolunda çok değerli adımlar attık.” dedi.

ABD’nin, Türkiye’nin kıymetli ve stratejik bir partneri olduğunu vurgulayan Fidan, “Biz yeni idareden, bir evvelki idare periyodunda kalan başta CAATSA yaptırımları üzere yaptırımlar olmak üzere öteki sorunlu alanların ortadan kaldırılması ve Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri’nin tam işbirliği potansiyelinin ortaya çıkmasını bekliyoruz.” diye konuştu.

Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sorunlu alanların ortadan kaldırılması ve işbirliği potansiyelinin ortaya çıkmasına açık olduğunu belirterek, “Zaman vakit Amerika’daki siyasetin, Türkiye-Amerika bağlantılarının aşikâr boyutlarını rehin aldığını da görebiliyoruz. Bu da hayatın gerçeği. Bunu aşarak yolumuza devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.