Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği ocak ayı kültür, sanat ve spor aktiflikleri kapsamında Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programda, Trabzonspor’un eski futbolcusu Burak Yılmaz, gazeteci Hakan Yoloğlu’nun konuğu oldu.

Etkinliğe Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve çok sayıda davetli ve taraftar katıldı.

“BABAM KALECİYDİ, FUTBOLA MERAKLIYDIM”

Futbolculuk mesleğine nasıl başladığını anlatan Burak Yılmaz, şunları dedi:

Babam eski bir kaleciydi. Her erkek çocuğu üzere futbola meraklıydım. 9 yaşında altyapıya oyuncu alıyorlardı, lakin ben yaramazlıklarımla onları illallah ettirdim ve 7 yaşında Antalyaspor altyapısına girdim. Babadan gelen bir yetenek genlerimde vardı. Antalyaspor’da 7 yaşından 16 yaşına kadar oynadım. Top toplayıcılık yaptığım devirde Antalyaspor küme düşmüştü ve o vakit çok ağlamıştım. Sonrasında beni 16 yaşında profesyonel yaptılar. 22 yıl boyunca profesyonel futbol oynadım ve 38 yaşında bıraktım. Futbol topu bana bu hayatı sağladı ve hala geleceğim futbolda.

“TRABZON BENİM EVİM”

Fenerbahçe’den takım dışı kaldığı periyotta Eskişehirspor’da oynarken Teknik Yönetici Şenol Güneş’in kendisini aradığını belirten Yılmaz, şunları söyledi:

Şenol Güneş, Güney Kore’den yeni dönmüştü. İdmanını izliyordum, telefonum çaldı ve arayan oydu. Beni, kimden isteyeceğini sordu. O vakit, ‘Beni herkes göndermiş, Trabzonspor’da oynama talihim az’ diyordum fakat Allah Şenol Hoca’dan razı olsun. Trabzonspor, beni Türk futboluna yine armağan etti. En hoş çağlarımı burada yaşadım. Trabzon benim meskenim.

“AVRUPA’DA BU TÜRLÜ BİR BASKI YOK”

Trabzonspor’un baskılı atmosferinin futbolcular için büyük bir imtihan olduğunu söz eden Burak Yılmaz, şu biçimde konuştu:

Trabzonspor’da muvaffakiyete odaklanıp baskıya karşılık veren her oyuncu dünyanın her yerinde oynar. Avrupa’da bu türlü bir baskı yok.

“YENİLMEYİ KABUL ETMİYORUM”

Kazanma hırsıyla ilgili olarak Yılmaz, şu halde konuştu:

Ben yenilmeyi kabul etmiyorum. Çocuğumla oyun oynarken bile kazanmak istiyorum. Dışarıda çok sakin ve saygılı bir beşerim, fakat saha içinde değişik biriyim. Bugün beni buraya getiren bu kazanma isteğim ve yenilmeme arzum. Daima bu türlü olacağım. Hiçbir maçı kaybetmek istemiyorum. Kayserispor ile Trabzon’a geldiğimde Trabzonspor’u yenmek istedim. Beşiktaş ile Antalya’ya gittim, kazanmak istedim. Bağlı olduğum, ekmeğini yediğim topluluğun haklarını her vakit sonuna kadar savunurum. Ekmek yediğim yeri sahiplenmem gerekiyor. Tahminen bir gün Trabzonspor’da çalışacağım ya da diğer bir yere gideceğim. Nerede olursam olayım, kazanmak için elimden geleni yapacağım.

“KARABÜKSPOR SOYUNMA ODASINI UNUTMAM”

2010-2011 döneminin son haftasında oynanan Karabükspor maçının akabinde yaşananların mesleğinde en unutulmaz anlar ortasında yer aldığını tabir eden Burak Yılmaz, o günü şu sözlerle anlattı:

Şenol Hoca’yı baba yerine koymuştuk, dudakları titreye titreye bizle bir konuşma yaptı. Hayatımda, hiç o zamanki kadar uzun mühlet ağlayıp, üzülmemiştim. Karabük maçı soyunma odasını unutamam. Cezalıydım ve tabletten Fenerbahçe-Sivas maçını izliyordum. Maçlar bitti, soyunma odasına girdik. Şenol Hoca konuşma yaparken herkes gözyaşlarına boğulmuştu. Ben ağlıyorum, Umut ve Tolga ağlıyor. Şenol Hoca’nın gözleri dolmuştu. Serkan Balcı farklı bir haldeydi. Hayatımın en makûs anlarından biriydi. Allah bir daha bu türlü şeyler yaşatmasın.

“2010-2011 ŞAMPİYONUNUN KİM OLDUĞUNU BİLİYORUZ”

Yılmaz, 2010-2011 dönemi hakkında ise, şu sözleri kullandı:

2010-2011 şampiyonun kim olduğunu biliyoruz. Yastığa başımızı koyduğumuzda bizim gönlümüz rahat.

“BİR GÜN TRABZONSPOR TEKNİK YÖNETİCİSİ OLUR MUYUM? ALLAH’IN MÜSAADESİYLE, İNŞALLAH OLURUM”

Trabzonspor’da Şenol Güneş’in yardımcısı olarak misyon alıp, almayacağı sorusuna cevap veren genç teknik adam, şunları dedi:

Trabzonspor’dan gelecek bir teklif benim için bir gururdur. Geçtiğimiz dönem Kayserispor’a gittim ve kümede kalmayı başardık. Bu çok güç bir başarıydı. Trabzonspor ile 2-2 berabere kaldığımız o maçı da unutamam. Kayseri’yi ve insanlarını çok sevdim. Kan değişikliği muhtaçlığı olunca misyonu bıraktım. Kümede kalmak sıkıntı bir işti ancak bunu başardık. Artık teknik yöneticim ve bir grubum var. Yanımda inandığım beşerler var. Bu nedenle tekrar yardımcılığa dönmem gerçek olmaz. Kendimi artık bir teknik adam olarak görüyorum. Şenol Hoca’nın yeri başımızın üstündedir lakin artık yardımcılık düşünmüyorum. Bir gün Trabzonspor teknik yöneticisi olur muyum? Allah’ın müsaadesiyle, inşallah olur diye düşünüyorum.

“TÜRK FUTBOLU BERBAT DURUMDA”

Türk futbolunun durumuna dair tenkitlerde bulunan Burak Yılmaz, şu tabirleri kullandı:

Türk futbolu berbat durumda ve daha da berbata gidiyor. Büyük ekipler ortasındaki savaşta Anadolu kulüpleri eziliyor. Bu durumun düzelmesi gerekiyor.

“ABDÜLKADİR ÖMÜR ÇOK BEDELLİ BİR KARDEŞİMDİR”

Burak Yılmaz, Abdülkadir Ömür ile uzun yıllar birlikte olduklarını belirterek, şu sözleri kullandı:

Abdulkadir Ömür ile ikinci gelişimde daima birlikteydik. Benim konutumda yaşadı. Çok kıymetli bir kardeşimdir. Dini bütün, insan olarak çok kıymetli biri. Ömür, Avrupa’nın değerli kulüplerinden transfer teklifli aldı. Benim oynadığım periyotta çok değerli kulüpler onu istedi. Grup kaptanı olarak, liderimiz Ahmet Ağaoğlu beni aradığında katiyetle gitmesi gerektiğini söyledim. Manchester City, Monaco ve Sporting Lizbon’dan teklifler aldı. Bu ekiplerden birine gitmesi gerekiyordu. Trabzonlu bir oyuncunun gitmediğinde geriye gidebileceğini biliyordum. Şampiyonluk yaşamasına karşın burada tenkitler karşısında çok duygusal olduğu için kırıldı. Kırılınca da gitmemesi gereken bir durumda Hull City’ye gitti. Şu an âlâ görmüyorum. İnşallah tekrardan çıkış yakalar.