Oğuz Murat Aci’nin acılı annesinden ‘Eylem Tok ve oğlu Türkiye’ye gelmesin’ çağrısı

İstanbul Eyüpsultan’da 1 Mart 2024’te yaşanan feci kazada 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci’nin vefatına ve 5 kişinin yaralanmasına neden olduğu tez edilen Op. Dr. Bülent Cihantimur ve Muharrir Aksiyon Tok’un oğlu 17 yaşındaki T.C. annesi tarafından evvel Mısır’a oradan da ABD’ye kaçırılmıştı.

Türkiye’nin iade talebi üzerine geçtiğimiz haziran ayında Boston’da ABD polisi tarafından yakalanan anne oğulun tutukluluk hali sürerken tüzel süreç de devam ediyor.

Anne Pervin Aci ve baba Özer Aci ise oğullarının vefatının üzerinden neredeyse 1 yıl geçtiğini söyleyerek sürece ait konuştu.

Ailecek güç günler geçirdiklerimi anlatan Aci çifti vakit zaman hislerine hakim olamazken Pervin Aci, anne ve oğlun Türkiye’ye getirilmesini istemediğini söyledi.

“YARAMIZ TAZE, İÇİMİZ YANMAYA DEVAM EDİYOR”

Acılarının birinci günkü üzere olduğunu söyleyen baba Özer Aci, “Kaza olabilir dedik ancak kazadan sonra yaşananların vahşet olduğunu söyledik. En son çıkan sıhhatle ilgili uzman raporunda merhum oğlumun kan kaybından öldüğü söyleniyor. Çocuğu vesile olmuş lakin onun çarpmasıyla ölmemiş, ben de şunu söylüyorum; çarpmasaydı ölmeyecekti. Yaramız taze, içimiz yanmaya devam ediyor, birinci günkü üzere çabaya devam ediyorum lakin şanslıyız, bu beşerler şu an hapishanede, 14 Haziran‘dan bu yana. Ben değil biz olmalıyız, ne yazık ki Bolu’da da şunu gördük; beşerler benlikten çıkamadı. Otelde 80 şahsa yakın insan ölmüş, beşerler hala karşıda kayak yapıyor, çok üzüldüm. Aksiyon Tok ‘Bizim evladımız’ deseydi tahminen evladım yaşıyor olacaktı, yakalandıkları için en azından cezalarını az yahut çok çekecekler, çekmeye başladılar, çeksinler, biraz daha kalsınlar. Benim bugün, yarın gelsinler diye acelem yok” dedi.

“BU BASAMAKTAN SONRA İADE ETMESELER DE OLUR”

ABD’de yargı sürecinin devam ettiğini aktaran Baba Aci, “Amerika’da başkanlık değişimi oldu. Trump, ülkelerine gelip doğum yaparak vatandaşlık alma olayını biraz zorlaştırdı. Türkiye Cumhuriyeti’ne bir yararı yok, bu çocuğun Amerika’ya ne yararı olacak. Bu evreden sonra iade etmeseler de olur. Lider değişikliğinin bizim olayla direkt tesirli olacağını sanmıyorum. Hakim kararını verecektir eninde sonunda, verdiğinde de dört gözle bekliyor olacağız. ‘Allah rahmet etsin’i bizden esirgediler, ne söyleyeyim ki insan olmadıktan sonra ne değeri var ki. Bir kahve içme mühleti kadar 3’üncü günü görüştük, sonra da görüşmedik bu saatten sonra görüşmek de istemiyorum. Baba çıkıp insan olduğunu hatırlayıp ‘Acılı aileden özür dilerim’ deseydi ne kaybederdi. Evladım için 9-10 aydır çırpınıyorum. Torunum vakit geçtikçe babasının eksikliğini hissedecek, hele hele okula gittiğinde herkes babadan bahsedecek, o bahsedemeyecek, herkes ‘Babam şöyle yaptı, bu türlü yaptı’ diyecek, o diyemeyecek, o vakit içerisinde görünecek” formunda konuştu.

“TÜRKİYE’YE GELMESİNLER”

Oğlunun acısıyla sarsıldığından bu yana kendini toparlayamadığını söyleyen anne Pervin Aci, anne ve oğlunun Türkiye’ye gelmesini istemediğini söyleyerek, “Güzel günlerim vardı, ondan sonra daima karanlık, bizi bitirdiler. Vallahi orada yatsınlar diyorum, o denli insanların Türkiye’de olmamasını istiyorum, onlar Türkiye’ye gelmesinler, orada yatsınlar, istemiyorum. Evlat acısı çok güç bir şey, evlat dediğin vakit nasıl olduğunu bilmiyorum lakin her yerim yanıyor. Gece yanıyorum, gündüz yanıyorum, gecem yok gündüzüm yok o öteki, onlar orada yattılar, yatsınlar. Adalet Bakanlığı, Bakanlığımızdan çok memnun oluyorum, çok memnunum, güzel ki varlar” sözlerini kullandı.