Yapı Bilgisi Nedir Mimarlık?

Yapı bilgisi, mimarlık disiplininin temel taşlarından biridir ve bina tasarımının her aşamasında kritik bir rol oynar. Bu kavram, binaların nasıl inşa edildiğini anlamak için gerekli olan teorik ve pratik bilgileri kapsar. Mimarlık dünyasında, yapı bilgisi, bir binanın fiziksel yapısının yanı sıra malzeme seçiminden yapı tekniğine kadar geniş bir yelpazeyi içerir.

Herhangi bir binanın yapımında kullanılan malzemeler, yapı bilgisinin merkezinde yer alır. Bu malzemeler, binanın dayanıklılığı, estetik görünümü, enerji verimliliği ve sürdürülebilirliği gibi faktörleri doğrudan etkiler. Örneğin, betonun sağlamlığı ve çelikin esnekliği gibi özellikler, bir binanın tasarımında ve inşasında karar verilmesi gereken temel unsurlardır.

Yapı Tekniği ve Uygulama Süreçleri

Yapı bilgisinin bir diğer önemli yönü ise yapı tekniği ve uygulama süreçleridir. Burada, bir binanın nasıl inşa edileceği, hangi tekniklerin kullanılacağı ve güvenlik standartlarının nasıl karşılanacağı gibi detaylar incelenir. Modern inşaat yöntemleri ve geleneksel teknikler arasındaki denge, hem maliyet hem de yapısal dayanıklılık açısından kritik önem taşır.

Enerji Verimliliği ve Sürdürülebilirlik

Günümüzde yapı bilgisi, sadece bir binanın fiziksel yapısını değil, aynı zamanda enerji verimliliğini ve çevresel etkilerini de ele alır. Yeşil bina uygulamaları, malzeme seçiminden enerji tasarruflu sistemlerin entegrasyonuna kadar yapı bilgisinin bir parçası haline gelmiştir. Bu sayede, binalar sadece kullanıcılar için değil, aynı zamanda çevre için de daha dostane hale gelir.

Güvenlik Standartları ve Yönetmelikler

Her ülkenin belirlediği yapı güvenlik standartları ve yerel yönetmelikler, yapı bilgisinin vazgeçilmez bir bileşenidir. Bu standartlar, binaların dayanıklılığı, yangın güvenliği, deprem dayanımı gibi konularda sağlanması gereken minimum gereksinimleri belirler. Yapı bilgisi, bu standartların anlaşılması ve uygulanmasında mimarlar ve inşaat profesyonelleri için kılavuz niteliği taşır.

Yapı bilgisi, mimarlık pratiğinin merkezinde yer alır ve her bir binanın başarılı bir şekilde tasarlanıp inşa edilmesi için temel bir gerekliliktir. Malzeme seçiminden yapı tekniğine, enerji verimliliğinden güvenlik standartlarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan bu disiplin, mimarların ve mühendislerin bilgi birikimlerini ve yaratıcılıklarını en üst düzeyde kullanmalarını sağlar.

Yapı Bilgisi: Mimarlıkta Temel Taşlar

Mimarlık, insanlık tarihinin başlangıcından beri süregelen ve sürekli evrim geçiren bir sanat ve bilimdir. İnsanlar, barınma ve korunma ihtiyaçlarını karşılamak için yapılar inşa etmişlerdir ve bu süreç, zamanla karmaşık bir yapı bilgisine dönüşmüştür. Mimarlıkta temel taşlar, herhangi bir yapıyı oluşturan önemli unsurları ifade eder; bu unsurlar, mimari açıdan işlevsel, estetik ve mühendislik açısından dayanıklı olmalıdır.

Herhangi bir yapı, ilk olarak kullanılacak amaca uygun olarak tasarlanmalıdır. Mimarlıkta temel taşlar arasında fonksiyonel tasarım, bir binanın iç ve dış mekanlarının nasıl düzenlendiğini, kullanım alanlarının ne kadar verimli olduğunu belirler. Örneğin, bir apartman binası, her dairenin yaşam alanının rahatlığını sağlamak için iyi bir düzenleme gerektirirken, bir iş merkezi, ofis alanlarının etkili bir çalışma ortamı sunması için tasarlanmalıdır.

Bir binanın dayanıklılığı ve uzun ömürlülüğü, kullanılan yapı malzemeleri ile doğrudan ilişkilidir. Beton, çelik, ahşap gibi malzemeler, yapıların mühendislik hesaplarına dayanarak seçilmelidir. Örneğin, beton dayanıklı bir yapı malzemesidir ve yüksek mukavemeti ile birçok yapıda tercih edilirken, ahşap estetik açıdan tercih edilir ve hafif yapılarda avantaj sağlar.

OKU:  GÜRZ-37 operasyonlarında 147 Terör Örgütü Mensubu yakalandı

Bir binanın estetik görünümü, o binanın çevresiyle olan uyumunu ve kullanıcıların görsel deneyimini önemli ölçüde etkiler. Mimarlıkta temel taşlar arasında estetik ve görsel tasarım, bir binanın dış cephe tasarımından iç mekanların renk seçimine kadar geniş bir yelpazede değerlendirilir. Modern mimari, minimalizm ile işlevselliği birleştirirken, geleneksel yapılar, bölgenin kültürel mirasına saygı gösterir.

Son yıllarda, yapı sektöründe sürdürülebilirlik kavramı önem kazanmıştır. Yapı malzemelerinin çevresel etkileri, enerji verimliliği ve atık yönetimi, bir binanın inşa edilme sürecinden kullanım ömrü boyunca göz önünde bulundurulmalıdır. Yeşil binalar, doğal ışık kullanımı, yenilenebilir enerji kaynakları ve su tasarrufu gibi özelliklerle çevreye duyarlı bir yapı biçimi sunar.

Mimarlık, sürekli gelişen teknolojiyle birlikte yenilikçi tasarım ve yapım yöntemleriyle dönüşmektedir. Bilgisayar destekli tasarım (CAD) ve 3 boyutlu yazıcılar gibi teknolojiler, mimarların daha hassas ve karmaşık projeler üretmelerine olanak tanırken, yapım sürecinde verimliliği artırır.

Mimarlıkta temel taşlar, her biri yapı sürecinde önemli rol oynayan ve bir araya geldiklerinde sağlam, estetik ve fonksiyonel yapılar oluşturan unsurlardır. Bu unsurların dengeli bir şekilde entegre edilmesi, insanların yaşam kalitesini artıran, çevreye duyarlı ve teknolojik açıdan ileri düzeyde yapılar ortaya çıkarmak için kritik öneme sahiptir.

Mimarlık ve Yapı Bilgisi: Geçmişten Günümüze Değişen Dinamikler

Mimarlık ve yapı bilgisi, insanlığın varoluşundan bu yana evrimini sürdüren ve zaman içinde büyük değişimlere uğrayan önemli bir alandır. Bu alan, sadece yapıların fiziksel özelliklerini incelemekle kalmaz, aynı zamanda toplumların ve kültürlerin sosyal, ekonomik ve çevresel dinamikleriyle de yakından ilişkilidir.

Mimarlık tarihi, insanların barınma ve korunma ihtiyaçlarını karşılamak için doğal malzemeler ve teknikler kullanarak başladı. İlk insan yerleşimleri, basit mağara yapıları ve avcı-toplayıcı toplulukların çadırlarıyla şekillendi. Zamanla, tarım devrimiyle birlikte kalıcı yerleşim yerleri ortaya çıktı ve bu da yapıların daha karmaşık hale gelmesine yol açtı.

Antik çağlarda, Mısır piramitleri ve Mezopotamya tapınakları gibi yapılar, mimarlıkta devrim niteliğindeydi. Bu dönemde yapılar, dini, politik ve kültürel amaçlar için önemli simgeler haline geldi. Yunan ve Roma İmparatorlukları döneminde ise sütunlar, kubbeler ve amfitiyatrolar gibi yapısal öğeler geliştirildi ve bu, klasik mimari tarzların temelini oluşturdu.

Orta Çağ'da Avrupa'da, Gotik ve Romanesk tarzları ön plandaydı. Gotik tarz, yüksek katedraller ve vitray pencerelerle tanınırken, Romanesk tarz daha ağır ve koyu tonlardaki taş yapılarıyla belirgindi. Bu dönemde, kiliselerin yanı sıra kalesi ve surları da güçlendirmek amacıyla savunma yapıları inşa edildi.

Rönesans dönemiyle birlikte, mimarlıkta estetik ve insan merkezli yaklaşımlar önem kazandı. Perspektif kullanımı, simetri ve harmoni arayışıyla yapılar daha dengeli ve görsel olarak çekici hale geldi. Barok dönem ise detaycılığı ve süslemeyi vurgulayan bir tarz geliştirdi; büyük saraylar ve kiliseler bu dönemin örnekleridir.

Sanayi devrimiyle birlikte, demir ve çelik gibi yeni yapı malzemeleri kullanımı yaygınlaştı. Bu durum, yüksek binaların (gökdelenler) ve endüstriyel tesislerin inşası için yeni olanaklar sağladı. Modernizm hareketi, fonksiyonalizm ve minimalizm gibi akımlarıyla yapıların işlevselliğini ve basitliğini vurguladı.

Postmodern dönem, farklı kültürel etkilerin ve tasarım özgürlüğünün ön plana çıktığı bir dönemdir. Mimari, eski tarzların yeniden yorumlanması ve farklı tarzların bir araya getirilmesiyle zenginleşti. Gelecekte ise sürdürülebilirlik ve yeşil bina tasarımı gibi konular önem kazanarak, yapıların çevresel etkileri en aza indirgenmeye çalışılacak.

Mimarlık ve yapı bilgisi, insanlığın tarih boyunca nasıl evrim geçirdiğinin ve çeşitli dönemlerdeki kültürel, teknolojik ve ekonomik değişimlerin nasıl yansıdığının bir belgesidir. Bu alanın tarihsel seyri, insanların çevrelerini nasıl şekillendirdiğini ve gelecekte nasıl bir yapılaşma izlenebileceğini anlamamıza yardımcı olur.

Yapı Bilgisi: İnşaat Mühendisliği ile Mimarlık Arasındaki İlişki

İnşaat mühendisliği ve mimarlık, binaların tasarımı ve inşası sürecinde karşılıklı olarak birbirini tamamlayan ancak farklı roller üstlenen iki temel disiplindir. Her iki alanın da, yapıların estetik ve işlevsellik açısından mükemmelliğe ulaşmasını sağlamak için kritik öneme sahip benzersiz katkıları bulunmaktadır. İşte bu makalede, bu disiplinler arasındaki derin ilişkiyi ve birlikte nasıl çalıştıklarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Mimarlık, yapıların estetik görünümünü ve işlevselliğini planlama ve tasarlama sürecini içerir. Mimarlar, projenin ilk aşamalarından itibaren müşteri gereksinimlerini analiz eder ve estetik değerleri göz önünde bulundurarak tasarımlarını oluştururlar. Yaratıcılık, mimarlığın temel taşıdır ve bir binanın dış cephesinden iç mekan düzenlemesine kadar her detayı kapsar. Mimarlar, yapıların görsel olarak etkileyici olmasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kullanılabilirlik, sürdürülebilirlik ve toplumsal etkiler gibi faktörleri de hesaba katarlar.

OKU:  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Aydın-Denizli Otoyolu Açılış Töreni konuşması

İnşaat mühendisliği ise, mimarların tasarımlarını fiziksel olarak gerçekleştiren disiplindir. Mühendisler, mimarların sağladığı planları alır ve bu planlara dayanarak binaları gerçek hayata geçirirler. Yapıların dayanıklılığı, güvenliği ve yapısal bütünlüğü, inşaat mühendislerinin sorumluluk alanına girer. Malzeme seçimi, yapı teknolojileri ve yapısal hesaplamalar gibi teknik konular, mühendislerin uzmanlık alanları arasındadır. Mühendisler, binaların depreme karşı dayanıklılığını sağlamak ve her türlü doğal etkiye karşı dirençli olmalarını temin etmek için çalışırlar.

İnşaat mühendisliği ile mimarlık arasındaki ilişki, karşılıklı anlayış, iletişim ve işbirliği gerektiren bir süreçtir. Mimarlar ve mühendisler, projenin her aşamasında bir araya gelirler ve tasarımın uygulama sürecindeki teknik ve estetik zorlukları birlikte aşarlar. Mimarların yaratıcı vizyonu, mühendislerin teknik bilgisi ile birleştiğinde, ortaya estetik açıdan çarpıcı ve fiziksel olarak sağlam binalar çıkar. Bu işbirliği, yapıların sadece dışarıdan güzel görünmekle kalmayıp, aynı zamanda yapısal olarak güvenli ve işlevsel olmalarını sağlar.

İnşaat mühendisliği ve mimarlık, binaların hayata geçirilmesinde kritik roller üstlenen disiplinlerdir. Her iki disiplin de, yapıların estetik ve işlevsel mükemmelliğini sağlamak için birlikte çalışır ve karşılıklı olarak birbirini tamamlar. Bu uyumlu işbirliği sayesinde, insanlar için güvenli, estetik ve sürdürülebilir yaşam alanları oluşturulur.

Yapı Bilgisi: İnsan Yaşamını Şekillendiren Unsurlar

İnsanların yaşadıkları mekanlar sadece duvarlardan ibaret değildir. Bu mekanlar, içerdikleri yapı bilgisi unsurlarıyla insan yaşamını derinden etkilerler. Peki, yapı bilgisi nedir ve insan yaşamını nasıl şekillendirir?

Yapı bilgisi, bir binanın veya yapıların tasarımı, malzeme kullanımı, yapım tekniği ve işlevselliği gibi unsurları kapsar. Her binanın sadece fiziksel özellikleri değil, aynı zamanda içinde yaşayan insanların günlük hayatını etkileyecek şekilde düşünülerek tasarlanması gereklidir.

Bir yapıdaki mimari unsurlar, insanların ruh halini, motivasyonunu ve davranışlarını doğrudan etkiler. Örneğin, açık ve doğal ışık alan binalar, içindekilerin daha mutlu ve enerjik hissetmelerini sağlar. Diğer yandan, dar ve karanlık mekanlar ise sıkıntı ve stres hissi yaratabilir.

Bir yapı, sadece barınma ihtiyacını değil, aynı zamanda insanların sosyal ihtiyaçlarını da karşılamak zorundadır. Topluluk alanları, dinlenme ve çalışma alanları gibi fonksiyonel bölgeler, insanların bir arada yaşayıp etkileşimde bulunmasını sağlar.

Modern yapı bilgisi, sadece içinde yaşayanları değil, aynı zamanda çevreyi de düşünür. Enerji verimliliği sağlayan yapılar, doğal kaynakların korunmasına yardımcı olurken, karbon ayak izini azaltarak gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakılmasına katkı sağlar.

Yapı bilgisi, teknolojinin gelişmesiyle sürekli olarak evrilmektedir. Akıllı bina teknolojileri sayesinde, binaların enerji tüketimini optimize etmek, güvenliği artırmak ve içinde yaşayanların konforunu artırmak mümkün hale gelmiştir.

Yapı bilgisi, sadece binaların fiziksel özelliklerinden ibaret değildir. İnsan yaşamını derinden etkileyen birçok unsuru bünyesinde barındırır. İyi tasarlanmış bir yapı, içinde yaşayan insanların sağlık, mutluluk ve verimliliğini artırabilirken, aynı zamanda çevreye de duyarlı bir şekilde oluşturulabilir. Bu nedenle, mimarlar ve tasarımcılar yapı bilgisini insan merkezli bir yaklaşımla ele almalı ve geleceğin daha yaşanabilir mekanlarını inşa etmelidirler.

Yapı Bilgisi ve Çevre Dostu Tasarım: Geleceğin İnşaat Trendleri

İnşaat sektörü, teknolojinin ilerlemesi ve sürdürülebilirlik endişelerinin artmasıyla hızla evriliyor. Günümüzde, yapı bilgisi ve çevre dostu tasarımın önemi hiç olmadığı kadar büyük. Bu makalede, geleceğin inşaat trendlerini keşfedeceğiz ve neden bu trendlerin sektörde devrim yarattığını göreceğiz.

İnşaat sektörü, dijitalleşmenin etkisi altında hızla dönüşüyor. Yapı bilgisi modellemesi (BIM) gibi teknolojiler, inşaat projelerinin planlanması, yönetilmesi ve izlenmesinde çığır açıyor. BIM, tüm paydaşların (mimarlar, mühendisler, müteahhitler) işbirliğini artırarak tasarım hatalarını azaltıyor ve zaman-maliyet verimliliği sağlıyor. Öte yandan, yapay zeka ve artırılmış gerçeklik (AR) gibi yenilikler, saha yönetimini optimize ediyor ve inşaat süreçlerini daha güvenli hale getiriyor.

Çevre dostu tasarım ve sürdürülebilirlik, inşaat sektöründe belirleyici bir rol oynuyor. Yeşil binalar, enerji verimliliği sağlayarak işletme maliyetlerini düşürüyor ve çevresel ayak izini azaltıyor. Yenilenebilir enerji kaynakları, gri su geri dönüşüm sistemleri ve çevre dostu yapı malzemeleri, modern inşaat projelerinin vazgeçilmez unsurları haline geliyor. Bu trend, hem çevre hem de ekonomik açıdan sürdürülebilir bir gelecek için kritik öneme sahip.

OKU:  ABD Temsilciler Meclisi, UCM'ye yaptırım talep edilen tasarıyı kabul etti

Akıllı bina teknolojileri, kullanıcı konforunu artırırken enerji kullanımını optimize ediyor. IoT (nesnelerin interneti) ile bağlantılı sensörler, bina sistemlerini otomatik olarak yönetiyor ve veri analitiği ile daha verimli işletmeler sağlıyor. Böylece, inşaat sektörü sadece yapısal olarak değil, aynı zamanda işlevsel olarak da yenilikçi bir dönüşüm yaşıyor.

İnşaat sektöründe esneklik giderek önem kazanıyor. Pandemi gibi beklenmedik olaylar, iş modellerini ve çalışma yöntemlerini hızla değiştirmeyi gerektiriyor. Modüler inşaat teknikleri ve hızlı montaj sistemleri, bu değişen ihtiyaçlara hızlı ve etkili bir şekilde yanıt veriyor. Esneklik, geleceğin inşaat projelerinin temel taşı olacak gibi görünüyor.

İnşaat sektörü, yapı bilgisi ve çevre dostu tasarımın öncülüğünde büyük bir dönüşüm yaşıyor. Teknoloji, sürdürülebilirlik, akıllı bina çözümleri ve inovasyonun birleşimi, geleceğin inşaat trendlerini belirliyor. Bu trendler, sektörün daha verimli, daha güvenli ve daha sürdürülebilir bir geleceğe ilerlemesine olanak tanıyor.

Mimarlıkta Yapı Bilgisi: Teknolojinin Rolü ve Gelişmeler

Mimarlık, insanlığın tarih boyunca geliştirdiği en karmaşık sanatlardan biridir. Binlerce yıldır süregelen bu disiplin, zaman içinde teknolojinin etkisiyle önemli değişimler geçirmiştir. Günümüzde, yapı bilgisi alanında teknolojik ilerlemelerin rolü giderek daha belirgin hale gelmiştir. Bu makalede, mimarlık pratiğindeki bu değişimleri ve teknolojinin sağladığı yeni olanakları inceleyeceğiz.

Mimarlık, sadece estetik bir sanat olarak kalmamış, aynı zamanda işlevsellik ve güvenlik gibi teknik gerekliliklerle de bütünleşmiştir. Teknolojinin gelişimiyle birlikte, yapıların tasarımı, inşası ve sürdürülebilirliği üzerinde derin etkiler yaratmıştır. Örneğin, bilgisayar destekli tasarım (CAD) yazılımları, mimarlara kompleks yapıları daha hızlı ve hassas bir şekilde tasarlama imkanı sunar. Bu sayede, mimarlar tasarım süreçlerinde daha fazla özgürlük ve esneklik kazanmıştır.

Teknolojinin mimarlıkta getirdiği en büyük değişimlerden biri, yapı malzemelerindeki yeniliklerdir. Geleneksel tuğla ve beton dışında, karbon fiber, cam elyafı ve hatta 3D baskı ile üretilen malzemeler gibi yeni materyaller kullanılmaya başlanmıştır. Bu malzemeler, yapıların dayanıklılığını artırırken, aynı zamanda tasarım süreçlerinde büyük esneklik sağlamaktadır.

Günümüzde, akıllı bina teknolojileri giderek yaygınlaşmaktadır. Bu teknolojiler, enerji yönetimi, güvenlik sistemleri ve iç mekan konforunu optimize etmek için entegre edilen çeşitli sensörler ve otomasyon sistemlerinden oluşur. Örneğin, akıllı ısıtma ve soğutma sistemleri, bina enerji tüketimini optimize ederken, hareket algılayıcıları güvenlik önlemlerini artırmaktadır.

Son yıllarda, çevre dostu tasarım ve sürdürülebilirlik konuları mimarlıkta önemli bir odak noktası haline gelmiştir. Teknolojinin yardımıyla, yeşil binaların tasarımı ve inşası kolaylaşmıştır. Güneş panelleri, yağmur suyu geri dönüşüm sistemleri ve pasif tasarım stratejileri gibi yenilikler, binaların çevresel etkilerini minimize etmeyi hedefler.

Mimarlık ve yapı bilgisi alanındaki teknolojik gelişmeler hız kesmeden devam etmektedir. Yapay zeka destekli tasarım süreçleri, bina simülasyonları ve daha akıllı yapı malzemeleri gibi yeni alanlarda büyük ilerlemeler beklenmektedir. Gelecekte, mimarlar daha sürdürülebilir, güvenli ve estetik açıdan zengin yapılar tasarlamak için teknolojinin nimetlerinden yararlanacaklardır.

Mimarlıkta yapı bilgisi, teknolojinin dinamik rolü ve sürekli yenilenen gelişmelerle şekillenmektedir. Bu evrim, mimarlık pratiğinin hem bugünün hem de geleceğin ihtiyaçlarına daha iyi cevap verebilmesini sağlamaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular

Yapı Bilgisi öğrenmek için hangi beceriler önemlidir?

Yapı Bilgisi öğrenmek için önemli beceriler şunlardır: Temel matematik bilgisi, teknik çizimleri okuma yetisi, malzeme özelliklerini anlama kabiliyeti ve güçlü problem çözme becerileri.

Yapı Bilgisi öğrenmek için hangi kaynaklar önerilir?

Yapı Bilgisi öğrenmek için çeşitli kaynaklar mevcuttur. Kitaplar, çevrimiçi kurslar ve mesleki eğitimler en yaygın önerilen kaynaklardır. Temel yapı teknikleri, malzemeler ve güncel uygulamaları kapsayan güvenilir kaynaklar seçilmelidir.

Yapı Bilgisi dersinde hangi konular işlenir?

Yapı Bilgisi dersinde temel yapı elemanları, yapı malzemeleri, yapı sistemleri ve yapı tasarımı gibi konular işlenir. Bu ders, öğrencilere yapıların nasıl planlandığı, tasarlandığı ve inşa edildiği hakkında genel bir anlayış kazandırmayı hedefler.

Yapı Bilgisi, mimarlık pratiğinde nasıl uygulanır?

Yapı Bilgisi, mimarlık pratiğinde temel bir disiplindir. Bu alan, yapı malzemeleri, yapı teknikleri ve yapı sistemleri üzerine odaklanır. Mimari tasarım sürecinde doğru malzeme seçimi, yapısal performansın optimizasyonu ve yapı estetiği açısından kritik öneme sahiptir. Yapı Bilgisi, mimarların yapı projelerini teknik, estetik ve fonksiyonel açıdan doğru bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlar.

Yapı Bilgisi nedir ve mimarlıkta neden önemlidir?

Yapı Bilgisi, mimarlıkta yapıların tasarımı, malzemeleri, inşa süreci ve yapıların işlevselliği hakkında bilgi sağlayan disiplindir. Mimarlar için önemli çünkü doğru yapı bilgisi, güvenli, sürdürülebilir ve estetik açıdan başarılı projelerin geliştirilmesine yardımcı olur.

İlginizi Çekebilir:Bursa’da alkollü sürücü polisle ceza pazarlığı yaptı
share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

elon muska ap genel kurul daveti EUgzff8p
Elon Musk’a AP Genel Kurul daveti
bursada devraldigi is yerinde hayatinin sokunu yasadi hic tanimadigi birinin patronu oldu 59DMnah6
Bursa’da devraldığı iş yerinde hayatının şokunu yaşadı: Hiç tanımadığı birinin patronu oldu
fenerbahcenin golu vardan iptal edildi 3ikiMeL5
Fenerbahçe’nin golü VAR’dan iptal edildi
Çağlar Soyuncu Nereli?
antalyada 2024te 1 milyonu askin gurbetci tatil yapti 8JRQ2tGA
Antalya’da 2024’te 1 milyonu aşkın gurbetçi tatil yaptı
selma aliye kavaf deva partisinden istifa etti OQh9iRRp
Selma Aliye Kavaf, DEVA Partisi’nden istifa etti
Güncel Giriş | © 2025 |